Ehliyet Kazaları Bitirmez…

Yaşadığımız hayatlar içerisinde, hergün bir çok etkileşime giriyoruz. Düşünüyoruz, kararlar alıyoruz, bazı sözleri sarf ediyoruz bazılarını etmiyoruz. Ve tüm bunların sonucu olarak zaman zaman olumlu, zaman zaman olumsuz etkenlerle karşılaşıyoruz. Bu yazımız içinde biz bu olumlu ve olumsuz etkenlere istemeden, düşünmeden, öngörmeden kısacası kazara olduğu için “KAZA” diyelim.
Peki bizler bu KAZA’ları en çok nerelerde yapıyoruz?
İşte bu sorunun cevabı bizlerin hayatını şekillendiriyor. Ben kişisel olarak şöyle düşünürüm, İnsan hayatta en çok etkileşimi, en çok gerçekleştirdiği şeyde yapar. Ve günümüzde şöyle bir çevremize baktığımız zaman, hemen her hareketimizle iletişim içerisindeyiz. Ve bizler en büyük KAZA’larımızı bu noktada yaşıyoruz. İLETİŞİM.
Şimdi söze KAZA diyerek başladık ya, peki kaza dediğimiz zaman akla gelen ilk şey ne Araba, Trafik bu kavramları izlediğimiz zaman nereye ulaşıyoruz EHLİYET. Aynı örnek içerisinde kalarak devam edersek.
Ehliyet kazaları önlemese de, araba ile trafik içerisinde devamlılık sağlarken, güvenli ve doğru kararlar almamızı sağlıyor. Yani ehliyet, hayat içerisinde devam ettirdiğimiz iletişimde düzgün ve güzel bir iletişim kurmamızı sağlayabiliyor.
Geçen hafta Cumartesi günü toplam 3 modül ve 3 sürecek olan Avusturyalı Ebeveyn Eğitimi Derneği Elternwerkstatt’ın  ABC Ebeveyn Ehliyeti programına katılma fırsatı buldum. Sevgili arkadaşımız Şebnem (Manyak Anne) aldığı 30 sayfa notla, eğitimin içeriğini çok güzel bir yazı haline getirmiş.
Ben olayın bir başka açısından bakarak, belki daha lojistik düşünen babalar açısından ne hissettirdi onu aktarmaya çalışacağım. Gerek eğitim öncesinde benim, gerekse eğitim esnasında bir katılımcının belirttiği “EHLİYET” kelimesi aslında kilit rol aynamakta.
Yazının başında verdiğimiz örneği hatırlayalım, ehliyet araba ile trafik içerisinde devamlılık sağlarken, güvenli ve doğru kararlar almamızı sağlıyor. Peki bu yolculuğun hiç risk alamayacağımız noktası nedir? Arabada çocuk olması.
Artık çocukları olan birer anne-baba olarak ne olumlu nede olumsuz şeyleri kazara yaşama lüksünü düşünemeyiz. Bu noktada dediğim gibi ehliyet kazaları durduramaz, fakat oranlarını azaltabilir.
Eğitim temelinde şunu içeriyor.. “iletişim”
Şimdi bir eğitimde iletişim dedikten sonra atacağınız her adım çok önemlidir.
Doğru iletişim eğitimin güzel yanı, denileni önerileni kendi gerçekleştirdiğin eğitimde uygulanmasıdır.
İletişimin birinci kuralı: Saygı ve Sevgi
Örnek: eğitimcinin katılımcılardan eğitim esnasında paylaşılan kişisel örnek ve deneyimlerin gizli tutulmasını istemesi.
İletişimin İkinci Kuralı : İhtiyacın belirlenmesi ve/veya anlaşılması
Örnek : Sizler Anne-Baba olarak ne yaptığınız değil, Sizler Anne-Baba olarak bizden ne beklediğinizin sorulması.
Şimdi eğitime bu noktadan başladığınız zaman açık iletişim başlamış oluyor. Çeşitli konu başlıkları vardı; hepsini özetlediğimizde “birbirimizi nasıl anlarız” diyorduk aslında.
Oda içerisinde her katılımcı, her aile farklı bir sistem, her çocuk farklı deneyim olduğunu çok güzel yansıtıyordu.
İletişimin Üçüncü Kuralı : Çözüm ve Uzlaşı
Her eğitimde, anlatılanlar – uygulananlar ve yaklaşımları gözlemlerim. Bu anlamda çok güzel bir eğitim programı, kişilerden çok sorunlara odaklanması katılımcıları daha interaktif yapmakta. Katılımcılar eğitiminin ilk gününden gerek birbirleri gerekse eğitmenlerle iletişimde büyük bir yol aldılar.
Eğitime katılan her katılımcıya eşit dokunan bir örnek vardı;
“Unutmayın ki, her çocuk farklı. Her çocuğun paylaşma zamanı da farklı. Bu nedenle öncelikli olarak yapmanız gereken çocuğunuzu “karşılamak”, “duygularını karşılamak.” Onun duyguları neredeyse oraya gitmek, duygusunu orada karşılamak.
Günün sonunda şunu söyleyebilirim, hepimiz konuştuk ve hepimiz anlattık büyük bir incelikle DUYGULARIMIZ KARŞILANDI.

Yorumlar

Popüler Yayınlar