PAZAR ve ERTESİ

geçen bir çalışma haftası sonunda cuma gününe kavuşuyoruz... kısa bir haftasonu molası başlıyor
tadı damağımızda kalmışken, pazar akşamından başlayan bir pazartesi sendromu çok kişiyi kasıp kavuruyor.

İnsan her hafta yaşadığı bu döngü içerisinde işe gidip geliyor.
Ben çok pazartesi sendromu yaşamadım hayatımda, söylenerek yaptığım zamanlar olduysada işten de kaçmadım.. yaptığım işi eksiksiz ve doğru yapmaya çalıştım, işimi sevmeye çalıştım.. ama işi her çalışan kadar sevebildim... :) kısacası sabah kalkması zor be arkadaş :):)

şimdi yine bir pazar akşamı, artık pazarlar çok ilginç başlıyor... çocuk yattı uyudu, oydu buydu derken 00:30 - 01:30 gibi bir saatte uyuma imkanı bulduktan sonra 08:00 gibi bir saatte gıcırıtı gibi inceden gelen bir sesle uykum aralanmaya başlıyor... sanki o gıcırtı uykumun kapısı, haftanın yorgunluğu ile açılmak istememenin vermiş olduğu bir ses gibi geliyor insana.

Uyanmak istemediğimden belkide ilk başta rahatsız edici gibi gelen ses, yavaş yavaş yerini gözümün içine giren ışıkla beraber dahada netleşerek, kendi kendine sohbete başlamış olan kızıma takılıyor. Bir kez daha dönüyorum, o biraz takılsın kendi kendine bende uyuyayım diyorum... dönüyorum ama içim içimi kemiriyor, her geçen saniye daha çekici geliyor çıkan sesler, sanki uyandığımı anlamış gibi daha bir coşuyor... :)

dayanamıyorum tıpkı bir hafta önce olduğu gibi... alıyorum kızımı battaniyemizi alıyoruz gidiyoruz salona, yanyana yatıyoruz... ben soruyorum o anlatıyor, burnumu sıkıyor, benim anlamadığım birdilde, sevdiğini ve sevildiğini o kadar güzel ifade ediyorki, acıkana kadar böyle devam ediyoruz....
gün böyle devam ediyor, eskilerin bir lafı vardır... ayşecik fatmacığı seviyor :)

Akşam oluyor, banyo yapıyoruz, rahatlıyor ve mis kokuyoruz... gün aşırı yapsakda pazar banyoları bir başka değilmi...

yazıyı yazmaya başlamadan az önce, banyomuz bitti, tüm aile yanyana yattık, ışıkları kapadık, oyuncağımızı açtık... bir yandan hafif bir müzik çaldı, tavanda yıldızlar renkten renge girdi.... bir an aklıma o gece geldi... 24.Eylül.2010... herşeyden birgün önce, o zaman 2 kişi yapmıştık bunu, kızımıza aldığımız oyuncağı ilk kez o gece çalıştırmıştık... çok heyecanlıydık, sakinleşmek istemiştik... şimdi anlıyorum, şimdi çok daha anlamlı o heyecan.... şimdi çok daha güzel.... şimdi herşey çok daha farklı

Pazarlarda farklı, pazar ve erteside farklı, dedim ya hiç pazartesi sendromum olmadı.... artık pazar sendromum var... hiç bitmesini istemediğimden... pazartesi için çok CANDAN bir nedenim var.

Pazar ve ertesi aynı aslında... ben değiştim :)

Yorumlar

Popüler Yayınlar